Hep koşturuyorum, hep bir şeylere yetişmeye çalışıyorum. Özlenen bir dostun çat kapı ziyareti gibi sokakları ıslatıyor yağmur. Küçük bir çocuğun cama vurup kaçması gibi penceremi tıklatıyor afacan damlalar. Tıp tıp tıp… Balkonum şenleniyor yüreğimi ferahlatan bu mucizeyle.
Taze fesleğen dallarına çisil çisil düşerken sıcacık bir kahve hazırlıyorum kendime bu anı kaçırmamak için. Bir taraftan da yapmam gereken işleri sıraya koyuyorum kafamda. Banka işlerim var bugün. Umarım çok sıra yoktur. Zira zaman kaybetmeden hastaneye de yetişmem lâzım. Mis gibi toprak kokusunu içime çekiyorum, yetinmeyip elimi balkondan gökyüzüne uzatıyorum. Bu hayatımda yapmayı en çok sevdiğim şeylerden biri. Avucumda biriken damlaların yüzüme düşen tebessümüyle mutluluğunu benimle paylaşmak zorunda kalan fesleğenime bakıyorum göz ucuyla. O da benim kadar mutlu. Zamanla yarışıyorum fakat anı da kaçırmıyorum.
Yazının Devamı Ayarsız Dergisinde
Aylık fikir, kültür, sanat ve edebiyat dergisi Hâlet-i ruhiyemiz: Ayarsız dergisini kitapçılardan edinebilir veya abonelik formunu doldurarak adresinize getirtebilirsiniz.