
BELEMİR
Ekin, rüzgâr vurdukça bayraklaşıyor birden,
dalgalanıyor içten, rahmet yüklenmiş tarla.
Uzaklarda kurganlar, oturdukları yerden
kıyâm eyliyor tekmil, avâza nesir nesir…
Ne zaman yalnız kalsam o mağrur şarkılarla
gök, yüzünü öpüyor; gökyüzünü Belemir…
Açıyor beliğini hangi çiçeğe baksam,
hangi dilden konuşsam işliyor peteğini.
Atfı aşktan ibâret alelâde bir akşam
sen tehir etme, çık gel, o mis kokunu getir…
Kaldırınca o anaç yamaçlar eteğini
gök, yüzünü öpüyor; gökyüzünü Belemir…