Armağan: Üstelik bu ülkede insan hakları denilen bir şey var!
Cansu: “Denilen bir şey” doğru bir tanım. Çünkü henüz neye benzediğini bilmiyoruz…
-7 Numara-
***
Tanım: Nefes alıp verme halini sürdüren “akıllı hayvanların” yaşamlarını devam ettirebilmeleri için “sahip olmaları gereken” en temel hakların yanısıra hayat kalitelerini rutine bindirmeleri veyahut istikrarlı bir şekilde çıtayı yukarı çıkarabilmeleri için elde etmeleri gereken haklar bütününe insan hakları diyoruz. (Beslenme ve barınma hakkını birinci kategoriye, seyahat hakkını da ikinci kategoriye yazabiliriz.)
Bahse konu haklara sahip olabilmek için “insan” olarak kabul edilmek yeterli. Kafatası ölçünüz, konuştuğunuz dil, tapındığınız ilah, vatandaşı olduğunuz ülke veya sahip olduğunuz cinsel kimlik insan haklarına sahip olma hususunda herhangi bir avantaj ya da dezavantaj yaratmıyor. –Güya-
İnsan Haklarının Özellikleri:
Evrensellik
İnsan haklarına sahip olmanın tek koşulu “insan olmak” olduğundan (Burada ‘insanlık’ kavramını irdelemek isterdim fakat konuyu dağıtmak istemiyorum. Zira insan hakları, kişinin sûrette insan olmasını yeterli buluyor.) insan haklarından yararlanmak için zaman ve mekân koşulu aranmaz. Dünyanın her yerinde, her an geçerlidir. 2017 yılında, Kerkük’te bulunan birinin “yaşama hürriyetini” kimse sorgulayamaz, hayatı elinden alınamaz meselâ. En azından teoride böyle.
