Dur dur dur! Bak duyuyor musun alttan geliyor müzik? Bak içimden bir şeyler yükseliyor. Kapandı gözlerim, başka âlemdeyim. Müzik alttan devam ediyor, fona değil dünyaya hâkim, dünyayı oluşturuyor. Silindi her şey… Artık kalpak başımda, bayrak ardımda, belimde revolverim, envaiçeşit madalya var göğsümde, bıyıklarım, ben artık Enver’im! Harbiye Nazırıyım, Aslan Naciye’min ponçiği, Kafkasların fedaisi, kurtarıcısı Balkanların, istibdadın patlatıcısı… Allah Allaaah! Şarkı yükseldikçe misyonum artıyor, kâh Enver, kâh şu, kâh bu ama hep aynı meditasyon, hep aynı çizme, yukarı kıvrılmış bıyık. Müzik devam ediyor; hey canıığm rina nay rina rina nay!
Yükseliyor notalar, Resneli Niyazi’yim, dağları benim Bulgar’ın, hey canım! Talat oluyorum, Cemal, oh! Müzik devam ediyor rina nay rina rina nay! Yakup Cemil, bazen Süleyman Askeri, Halil Kut, Allah, Türklük, rina nay ulan!
Tarkovski ne dedirtiyordu benzinli serancam sahnesinde son söz olarak, sözüm ona deli ağzından:
“…ve şimdi müzik!”
Hey yavrum yine mi İttihat’ız, yine mi Enver bugün, yine mi Bozdoğan Türküsü ile transa geçip memleket sevdasına yürek arıyoruz, Allah, Vatan, Bozdoğan ulan!
Eee?